TROİD VE KİLOLAR-Osman MÜFTÜOĞLU

Tiroid kilo verdirmiyor.

Prof.Dr. Osman MÜFTÜOĞLU Bir süredir ilgili ilgisiz, bilgili bilgisiz, tecrübeli tecrübesiz aklına esen herkes sağlık önerilerinde bulunmaya başladı.

Bunlardan bir kısmının iyi niyetli olduğu kesin. Bir kısmı ise torbasını doldurmak veya şöhret olmak peşinde.

Bunların bir kısmı ot-çöp ya da alet-edevat tüccarlığı da yapan sözde uzmanlar. Önerilerinin zararlı olabileceğinden endişe eder, uyanık ve dikkatli olmanızı tavsiye ederim.

Beş yıla yakın bir süre size, ‘İyi hayatın bedensel ve ruhsal sağlıkla ilgili yanlarına dair’ bazı bilgiler aktarmaya çalışıyorum. ‘Şöyle yiyin, böyle uyuyun, şu kadar yürüyün, stresle mücadele için şunları deneyin’ gibi bazen kısa, bazen uzun, bazen pahalı, bazen ucuz, bazen kolay, bazen zor önerilerde bulunuyorum. Bildiklerimi aktarırken bir şeye hep dikkat ettim: Dozu ve kıvamı kaçırmamak. Sizi asla korkutmamak ve yanıltmamak.

Ama son zamanlarda dikkatimi çeken iki-üç nokta var ki bunlar beni biraz kaygılandırıyor: Bazı gelişmeler bir şeylerin yanlış gittiğini, yanlış bir yola girildiğini düşündürüyor. İnşallah yanılıyorumdur.

Yanlış bilgi zararlı

Kafamı karıştıran noktalardan biri ilgili ilgisiz bilgili bilgisiz tecrübeli tecrübesiz aklına esen herkesin sağlık önerilerinde bulunmaya başlaması. Bunlardan bir kısmının iyi niyetli olduğu kesin. Bir kısmı ise torbasını doldurmak veya şöhret olmak peşinde. Akla hayale gelmez tavsiye eder, akıl dışı önerilerle, hatta bazen dini duyguları da alet ederek aslı astarı olmayan yöntemlerden bahsedip sağlığınıza zarar verebilecek önerilerde bulunuyorlar. Bunların bir kısmı ot-çöp ya da alet-edevat tüccarlığı da yapan sözde uzmanlar. Önerilerinin zararlı olabileceğinden endişe eder, uyanık ve dikkatli olmanızı tavsiye ederim.

İkinci nokta birinciden daha da önemli. Sağlık-hastalık konuları böyle çok sık konuşulunca halkta gereksiz bir ‘sağlıklı olma stresi,’ ‘hastalık korkusu’ başladı. ‘Lezzetin, tadın, keyfin’ önemi bir kenara bırakıldı. Her şey sadece ‘sağlıklı olma’ iddiası ile değerlendirilir oldu. Ortaya çıkan bilgi kirliliği sağlıklı insanlarda bile, ‘Acaba bu hastalık bende de mi var’ gibi tereddütlere yol açmaya başladı. Sağlıklı yaşam konusunda dayatılanlar, anne-babaları, öğretmenleri, hatta yetişkin insanları bile strese soktu. ‘Acaba yeteri kadar uyuyor muyum, Yediğim şeylere sakın kanserojen bir şeyler bulaşmış olmasın, yeteri kadar sağlıklı beslenebiliyor muyum’ gibi sorular çoğu insanı hastalık hastası ve biraz da obsesif yaptı. Çoğu anne çocuğunun gelişiminden kuşku duyuyor. Basit sağlık sorunlarında bile aşırı bir telaşa kapılıyor.

Ne yapmalı
Kısacası yaratılan bilgi kirliliği ve bilgi bombardımanının kendisi sağlık için tehlikeli ve zararlı bir faktör haline geliyor. Anlatmak istediğim şey şu: Duyduğunuz, okuduğunuz her bilgiye hemen inanmayın. Birkaç kaynaktan daha teyit etmeden bu tür ‘yeni ve iddialı’ bilgileri hemen kullanmayın. Yeni bir ürünü biraz denenmeden satın almayın. Duyduğunuz şeylerin henüz yeteri kadar denenmemiş, onaylanmamış, hatta art niyetli olabileceğini unutmayın. Ve bu arada hayatın her alanında olduğu gibi sağlığınız konusunda da biraz esnek, azıcık hoşgörülü olun. Sağlıklı biri olma, uzun yaşama, hastalanmama iddialarını abartmayın. Yoksa bedensel sağlığa odaklanacağım derken ruh sağlığınızdan olabilirsiniz.

Tiroidiniz tembelse işiniz gerçekten zor

AKLINIZDA OLSUN- Genç kız ve kadınlarda ergenlik dönemine geçiş, gebelik ve gebelik sonrası dönem, menopoz başlangıcı veya ameliyat sonrası dönemler veya ruhsal travmalar, akut anksiyete atakları, depresyon, panik bozukluk gibi ruhsal hastalıklarda bağışıklık sistemi de durumdan etkileniyor. Bağışıklık cevapları sapıtıyor, (özellikle genetik bir eğilim de varsa) acayipleşiyor. Anormal bağışıklık yanıtları ortaya çıkıyor. Bu gelişmeler tiroid bezine hasar verebiliyor. Bu hasarın ağrısı, sızısı, ateşi veya başka bir sıkıntısı da olmuyor. Sonuçta gözden kolayca kaçıyor. Tiroid yetmezliği oluşsa bile çoğu zaman çok geç bir aşamada fark ediliyor.

Bu nedenle tiroid hormonlarının üretiminin azaldığına işaret eden belirtilerin iyi bilinmesi gerekiyor.

Bu belirtilerin en önemlileri şunlar:

* Birdenbire başlayan ve şiddeti kabızlık,
* Saç dökülmesi, kırılması, ince ve kalitesiz, canlılığını kaybetmiş bir saç gelişimi,
* Sürekli üşüme,
* Kilo almada ve vermede zorlanma,
* Ciltte solukluk, özellikle ayak ve yüzde soluk-mumsu bir cilt yapısının ortaya çıkması
* Varlığını her gün biraz daha hissettiren yorgunluk hali
* Âdet düzensizlikleri, periyot süresinin kısalması, seyrek adet görmeye başlamak
* Cinsel istekte azalma
* Uzun uykulardan bile yorgun uyanmak
* Depresyonla karıştırılacak düzeyde bir bitkinlik, halsizlik, yorgunluk, isteksizlik durumu
* Unutkanlık yakınmasının başlaması
* Varlığını her gün biraz daha hissettiren kas ve eklem ağrıları.